Dün düzenlenen Trabzonspor Harika Genel Konseyi’nde bordo-mavili kulübün 18. lideri olan Ertuğrul Doğan, basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.
Genel konseyin istediği üzere geçtiğini belirten Doğan, “Kimisi geldi sıkıntısını anlattı. Kimisi geldi ileti verdi. Herkes bir şeyler yapmaya çalıştı. Bu bizim sorumluluğumuzu daha da arttırıyor. Topluluğun da büyüklüğünü gösteriyor. Benim açımdan hoş bir kongre süreci oldu. Tek listeyle seçimlere girmemize karşın topluluğun bizi yalnız bırakmayacağını biliyordum. Düşündüğüm üzere geçti. Benim bütün ailem ekip içeresinde olmuş. Soyunma odasında, tribünlerde, sokaklarda büyüdüm Trabzon’da. Kenti biliyorum. Kentin istikrarlarını ve insanlarını biliyorum. Beni yanıltmadılar, gelip buraya takviye verdiler. Sorumluluğumuz aslında vardı. Onları da bu türlü görünce sorumluluğumuz güzelce artırıyor. Hiçbir formda onlara mahcup olmak istemem, bunun için de ne gerekiyorsa yapacağız” tabirlerini kullandı.
Ertuğrul Doğan
“EKONOMİK PROBLEMLERŞİ YALNIZCA TRABZONSPOR YAŞAMIYOR”
“Sadece Trabzonspor ekonomik sorunları yaşamıyor. Türk futbolunun en büyük sorunu ekonomi” diyen Ertuğrul Doğan, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“BİZİM ARTIK GERÇEK TAHLİLLERİ ORTAYA KOYMAMIZ LAZIM”
Kalıtsal sorunlara gerçek tahliller bulmaları gerektiğini lisana getiren Lider Doğan, “Olayın köküne kadar inmemiz lazım. Çok önemli projeler geliştirmemiz lazım. İktisat her şeye yansıyor. Oyuncunun maaşını ödeyemezsen yeterli performans alamazsın. İşçinin maaşını ödeyemezsen o çalışandan yeterli performans alamazsın. Bu doğruları konuşmamız lazım. Maaşını ödeyemediğin oyuncudan yeterli performans beklemeyeceksin” diye konuştu.
“ANA MAKSADIM SÜRDÜRÜLEBİLİR İKTİSAT VE ALTYAPI”
Trabzonspor Lideri Ertuğrul Doğan, ana gayesinin sürdürülebilir iktisat ile sürdürülebilir bir altyapı olduğuna dikkat çekerek, “Sürdürülebilir ve sürdürülebilen bir muvaffakiyet. Kendi şirketlerimizde olduğu üzere ekonomiyi düzenlemeliyiz. 10 yıl sonra bir şampiyonluk yaşadık. Bunun devamını getirmemiz lazım. Bunun devamını getirmemiz için de içerdeki kalıtsal sorunların çözülmüş olması lazım. Süreksiz olarak değil. Bu sorunları çözerse Trabzonspor, bu ligde şampiyon olur ve her vakit yarışın içinde olur. Topluluk ve forma bunu rahatlıkla yapar. Trabzonspor’a her vakit takviye olacağız lakin ana mevzu Trabzonspor iktisadının sürdürülebilir hale gelmesidir” cümlelerine yer verdi.
“BAŞKA BİR GRUBUN HOCASINA TALİP OLAMAYIZ”
Ertuğrul Doğan, teknik adam konusunda idare heyetinin fikirleri doğrultusunda hareket edeceklerini aktararak, “Trabzonspor için kim daha âlâ olur üzere niyetler var elbette lakin idare konseyi toplantısında kendi görüşlerimi ileteceğim. İdare şurasındaki arkadaşlarımın da görüşlerini dinleyeceğiz. Trabzonspor doruğa oynayacağı için Trabzonspor’u doruğa taşıyabilecek özelliklere sahip teknik, taktik ve duruş ortaya koyabilecek hocaya gereksinimimiz var. Ligler devam ederken bir diğer kadronun hocasına talip olamayız. Tüm arkadaşlarımın görüşlerini dinledikten sonra bir karar vereceğiz” diye konuştu.
“AHMET AĞAOĞLU İLE BIR SORUN YOK”
Eski lider Ahmet Ağaoğlu ile ortalarında soğukluk yaşandığı halindeki yorumlarla ilgili olarak ise bordo-mavili kulübün lideri, şunları söyledi:
“Ben şampiyon liderimiz Ahmet Ağaoğlu ile ilgili görüşlerimi ilettim. Kongrenin birinci gününde kendisini kapıda karşıladım ve elini sıktım. Benim açımdan bir sorun yok. Ben bu kentte bu ekibin içinde olan bir ailede büyüdüm. Ben her Trabzonspor liderini hürmetle karşılarım, Ahmet beyefendisi de çok severim. Benim açımdan bu türlü bir mevzu yok.”
Ahmet Ağaoğlu (solda)
“ŞAMPİYONLUKLAR İÇİN UZUN SÜREÇLERİN YAŞANMAMASI LAZIM”
Soyunma odasında büyüdüğü Trabzonspor’a lider olduğu vurgulayan Ertuğrul Doğan, “Benim Güngör Şahinkaya’nın (dayı) omuzlarında 7 yaşındayken bir fotoğrafım var. Benim oğlumun benim sırtımda bir fotoğrafı var, 7 yaşındayken. Bir daha bu türlü uzun süreçlerin yaşanmaması lazım. Bir jenerasyon çocuklarını daima Trabzonsporlu büyütmüş. Bizim bu insanlara karşı nitekim borcumuz var. Bunu son şampiyonluğumuzla biraz dindirdik fakat çok daha fazlasını hak ediyorlar. Bizim sorumluluğumuz onlara karşı çok fazla. Kendi çocuklarımıza da bunu yapmak durumundayız. Bunu için çalışmak durumundayız” değerlendirmesinde bulundu.
