Eskişehir Kent Hastanesi’nde rutin aralıklarla yapılan sıhhat taramasında; ortalarında tabip, hemşire ve ebelerin de bulunduğu 9 sıhhat çalışanına birinci evresinde kanser teşhisi konuldu. Erken fark edildiği için kısa müddette tedavilerine başlanan sıhhat çalışanlarının güzelleşme süreçleri de hızlandı. Hastanenin Ortopedi Kısmı’nda sıhhat teknikeri (tıbbı sekreter) olarak 15 yıldır çalışan, evli Ümmüşe Türel’in de birinci evresinde göğüs kanseri olduğu tespit edildi. 24 aylık ve 8 yaşında 2 çocuğu olan Ümmüşe Türel’in tedavisine başlandı. Türel, kemoterapi sürecini tamamlarken, güzelleşme göstererek ışın ile akıllı ilaç sürecine geçti.
‘TARAMADA ÇIKMASI BENİM İÇİN MUCİZE’
Birinci evredeki hastalığının, birinci öğrendiğinde kendisine ‘ölüm korkusu’ yaşattığını belirten Ümmüşe Türel, “Hastalığın birinci evresinde tespit edilmesi benim için mucizeydi. Hekimlerim da birebir biçimde öngörüyorlar. Birinci başta taramayı çok umursamadım. Bir de 20 aylık bebeğim vardı, onu emziriyordum. Sonra sonuçlar sırayla açıklanmaya başladı. Hekimlerim kanser hücresi olabileceğini söyledi. Bu benim için büyük bir yıkım oldu. Birinci başlarda kabullenmekte çok zorlandım. Sonrasında birinci evrede olması ve erken teşhis konulduğu için keyifli oldum. Bu benim mucizeydi, şu an tedavilerim devam ediyor. Kemoterapi sürecim tamamlandı. Akıllı ilaç ve ışın tedavisine başladım. Kanserin son evresinde de yakalanabilirdim, zira ben bunu hiçbir halde hissetmedim. Daha farklı olabilirdi tedavim. Daha berbat geçebilirdi. Birinci evresinde tespit edilmesi daha az dozlarda daha az süreç yapılarak tedavi sürecim devam ediyor. Şükürler olsun ki çok yeterli gidiyor” dedi.
‘ERKEN TEŞHİS HAYATIMI KURTARDI’
Hastanedeki taramada kanserin fark edilmesinin hayatını kurtardığını belirten Türel, “Aslında birinci basamakta erken teşhis konulması bir manada hayatımı kurtardı. İhmale gelmeyen bir hastalık, erken teşhis çok değerli. Zira erken teşhis benim mucizem oldu. Bu hastalığı konuk ettiğimi düşünüyorum. En kısa vakitte da konuğumu uğurlayacağımı düşünüyorum. Kemoterapi süreci çok zorluydu. Birinci evre olmasına karşın, halsizlik, mide bulantısı, bu süreçte ayağa kalkamıyorsunuz. Lakin birinci evresinde olduğu için başka evrelerde olan hastalara nazaran daha çabuk atlattım. İki çocuğum var, biri 20 aylık ve emziriyordum. Vefat korkusu oldu fakat erken teşhis sayesinde kurtulduğumu düşünüyorum” diye konuştu.
‘TARAMA İÇİN REAKSİYON GÖSTERMİŞTİM, KANSERİ DUYUNCA ŞOK OLDUM’
İlaç deposunun pazarlama kısmında çalışan İsmail Türel (42) de “Eşim Ümmüşe, birinci tarama testine girdiğini söylediğinde ben reaksiyon göstermiştim. Ona ‘Sen çocuk emziriyorsun ne gereği var, boş yere radyasyon almışsın’ demiştim fakat bana göğüs kanseri olduğunu söylediğinde nitekim şok oldum. Hiç kimse ‘Bana bir şey olmaz, ben sağlıklıyım’ demesin. Ummadığınız anda kanser kapınızı çalıyor. Bu süreçte biz birinci evre olmasından ötürü daha kolay atlattık. Birtakım rahatsızlıkları vardı lakin öteki evrelerdeki hastalara nazaran daha kolay geçti. Bu hastalığı yenmek için bunu gribal bir enfeksiyon olarak görüp olağan hayatlarına devam etmelerini öneriyorum. Birinci duyduğumuzda çok yıkıldık lakin kabullenip süreci bir olağan hastalıkmış üzere gördükten sonra hayatımız daha değişti” dedi.İsmail Türel, kanserde erken teşhisin çok değerli olduğunu ve hayat kurtardığını vurguladı.
