Kolluk kuvvetleri, son on yılda teknoloji şirketlerinden data talep etmeye epeyce bağımlı hale geldi. Teknoloji şirketlerinden alınan bilgileri kullanmak, dünya çapında polislerin en sevdiği soruşturma tekniklerinden biri haline geldi.
Tanınmış bir VPN sağlayıcısı olan Surfshark kısa bir müddet evvel, hangi ülkelerin hükümetlerinin teknoloji sanayisinin en büyük şirketlerinden, bilhassa Google, Apple, Meta ve Microsoft’tan en fazla datayı talep ettiğini gösteren bir rapor hazırladı.
Söz konusu rapor hükümetlerin ülkenin genel nüfusuna nazaran bilgi talep ettiği hesap sayısına dayanıyor.
Ayrıca, Google ve Meta büyük ölçüde Çin’de faaliyet göstermemektedir; aksi takdirde kazanan mutlaka Çin olurdu.
Almanya listenin ikinci sırasında yer alıyor. Kelam konusu şirketler, Alman hükümetinden 540.562 hesapla ilgili data talebi aldı, bu da 100.000 kişi başına 648,23 talebe tekabül ediyor.
Söz konusu raporda yüklü olarak AB ülkeleri yer alsa da Amerika kendisine birinci sıradan yer buluyor. İncelenen müddet boyunca şirketler, ABD hükümetinden gelen 2.451.077 data talebini karşıladı. Bu 100.000 şahsa 728.41 istek manasına geliyor.
Belçika hayli küçük bir ülke fakat çok büyük ölçüde datayı polisle paylaşıyor.
Surfshark’ın raporu, incelenen periyotta şirketlerin hükümetten yaklaşık 36.683 kullanıcı hesabıyla ilgili bilgi talebi aldığını söylüyor. Bu da 100 bin kişi başına yaklaşık 316,72 istek manasına geliyor.
Teknoloji Şirketleri, Birleşik Krallık’tan 391.835 hesapla ilgili bilgi talebi aldı, bu da 100.000 kişi başına 583,37 talep manasına geliyor.
İrlanda’daki şirketler, 19.648 hesapla ilgili data talebi aldı ve bu 100.000 kişi için 395,56 talep oranına tekabül ediyor.
Teknoloji şirketleri, Fransız hükümetinden 343.362 hesapla ilgili data talebi aldı, bu da 100.000 kişi başına 532,32 talep manasına geliyor.
Listenin 25. sırasında yer alan Türkiye, 2013-2021 yılları ortasında 84.459.174 nüfusuyla 127.404 hesapla ilgili data talebinde bulunmuş. Bu da 100.000 kişi için 150.85 istek manasına geliyor.
Listede yer alan ülkelerin yüklü olarak Avrupa Birliği’ne üye ülkeler olmasıysa dikkat çekti.
